Suriye: Kaybedilenlerin aileleri yanıt almayı hak ediyor

BM’nin 'yeni bir mekanizma' önerisi umut verici bir yol haritası sunuyor

Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ortak bir açıklama yayımlayarak, BM üye ülkelerinin, Suriye krizinin başladığı 2011’den beri kaybolan ve kaybedilen kişileri takip ve tespit etmek üzere uluslararası, bağımsız bir mekanizma kurması gerektiğini belirtti.

Suriye savaşına, savaşın tüm taraflarınca uygulanan uzun süreli keyfi tutukluluk, işkence ve diğer türde kötü muamele ve zorla kaybetmeler damga vurdu. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Ağustos 2022’de yayımlanan önemli bir raporda, alıkonulan ve kaybedilen binlerce kişiyi gündeme alma ve ailelerine destek sağlama çabalarının artırılması konusuna değinerek bu türde bir mekanizma önermişti.

İnsan Hakları İzleme Örgütü Orta Doğu Direktör Yardımcısı Adam Coogle konu hakkındaki açıklamasında, “Suriye’de insanları ‘kaybetme’ pratiği, yüz binlerce kişi ve yakınları için yıkıcı bir miras bıraktı. Suriye savaşında görmezden gelinemeyecek bu vahim ve sona ermemiş pratiği ele almak üzere yeni bir uluslararası oluşumun kurulması ailelere umut ışığı yakıyor” dedi.

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad hükümeti, genellikle gözaltında ölümler ve yargısız infazlarla sonuçlanan kaybetme vakalarının büyük bir kısmından sorumludur. 2011’de kriz başlamadan önce bile Suriye yetkilileri insanları barışçıl siyasi muhalefet, eleştirel habercilik ve insan hakları aktivizmi nedeniyle zorla kaybediyordu. Devlet dışı silahlı gruplar da insanları kaçırdı ve IŞİD gibi bazıları insanları esir aldı ve sebepsiz öldürdü.

Ağustos ayı sonunda, Suriye İnsan Hakları Ağı yaklaşık 111 bin kişiden hâlâ haber alınamadığını ve çoğunun Suriye hükümetinin elinde olduğunun düşünüldüğünü açıkladı. İstihbarat güçlerinin yönetimindekiler başta olmak üzere, alıkoyma merkezlerinin büyük bir kısmı dışarıya kapalı olduğu için gerçek sayıları tespit etmek mümkün değil. Hükümete bağlı güvenlik güçleri veya Suriye’deki çok sayıda devlet dışı silahlı grup tarafından alıkonulan kişiler rutin olarak zorla kaybetmeye maruz bırakılır veya tecrit edilirken aileler de yakınlarının nerede olduğu veya başlarına ne geldiğiyle ilgili bilgi alamıyor.

Daha önce alıkonulan kişilerin ailelerini temsil eden grupların yanı sıra Suriye sivil toplumu ve uluslararası insan hakları örgütleri işkenceye maruz bırakılan kişiler ve kaybedilen, keyfi olarak alıkonulan ve kaçırılan binlerce insan için yılmadan savunuculuk yaptı ve binlerce kaybetme vakasının soruşturulması için güçlü bir bağımsız heyet kurulması çağrısında bulundu. Yakın zamanda, ihlallere maruz bırakılanlarla ilgili çalışmalar yapan Suriyeli 10 dernek böyle bir heyetin nasıl olması gerektiğine dair görüşlerini yayımladı.

Suriyeli derneklerin görüşleriyle bağdaşır şekilde, BM Genel Sekreteri’nin Ağustos raporu, Suriye genelinde ailelerin kaybolan yakınlarıyla ilgili bilgi almak istediklerinde karşı karşıya kaldığı sistematik zorlukları ortaya koydu ve mevcut çabalardaki eksikliklere dikkat çekti. Genel Sekreter aynı zamanda mağdurlara, hayatta kalanlara ve ailelerine yeterli desteğin sağlanması da dahil olmak üzere bu amaçla kurulacak yeni mekanizmanın önerilen yetkilerini ve önceliklerini açıkladı. Bu türde bir heyet, mevcut bilgilerin zenginliğini geliştirmek ve bu sorunla mücadele çabalarını kolaylaştırmak için yeni vakaları kayıt altına almak ve mevcut diğer mekanizmalarla işbirliği yapmak üzere tek bir yol sunacaktır.

Uluslararası Af Örgütü Orta Doğu ve Kuzey Afrika Direktör Yardımcısı Vekili Diana Semaan, “Savaş başladığından bu yana 11 yıl geçtiği halde Suriye hükümeti ve silahlı muhalif gruplar kendilerine karşı çıkan herkesi kaybetmeye veya kaçırmaya devam ederken, müttefikleri olan Rusya ve Türkiye bu ihlalleri durdurmak için hiçbir şey yapmıyor” değerlendirmesinde bulundu. Semaan sözlerini şöyle sürdürdü:

“On binlerce kişi alıkoyma merkezlerinde ve başka yerlerde tutulurken, aileler için sevdiklerinin akıbetini ve nerede olduklarını öğrenmenin güvenilir bir yolu yok. Bu sorunla mücadele etmeye dönük bir siyasi iradenin yokluğu da ailelerin ıstırabını uzatıyor. BM Genel Sekreteri’nin önerisi, ailelerin hakikat hakkının gereğini yerine getirmek için bir yol sunmaktadır ve üye devletler bu önerinin arkasında durmalıdır.”

BM Suriye Araştırma Komisyonu, Genel Sekreter’in önerisini destekledi. Komisyon üyeleri, Al Jazeera English gazetesine yazdıkları makalede, Komisyon’un 11 yılda topladığı kayda değer bilgi birikiminin kurulması öngörülen yeni mekanizmanın erişimine açılacağını duyurdu. Komisyon üyeleri aynı zamanda benzeri bir mekanizmanın kurulması ne kadar zaman alırsa, kaybolan ve kaybedilen kişilerin nerede tutulduğunu ve akıbetlerini açığa çıkarmanın da o kadar zorlaşacağı uyarısında bulundu. Komisyon üyeleri, “Aileler uluslararası düzeyde adım atılması için çok uzun süre bekledi. Artık harekete geçme zamanı” ifadelerini kaydetti.

Üye devletler, Genel Sekreter’in tavsiyelerine uygun yeni bir uluslararası mekanizmanın Genel Kurul’un atacağı adımlarla hızlı bir şekilde kurulmasını sağlamak için ellerinden geleni yapmalıdır. Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü, Suriye’de nüfuzu olan ülkelerin savaşın taraflarına, Suriye savaşının en büyük trajedilerinden biri olarak anılacak bu sorunun hızla çözülmesi için adım atmaları yönünde baskı yapması gerektiğini belirtti.

Suriye hükümetinin en önde gelen destekçileri olan Rusya ve İran, hükümete, Suriye’nin alıkoyma merkezlerinde ölen herkesin isimlerini acilen yayımlaması, ölenlerin ailelerini bilgilendirmesi ve naaşlarını yakınlarına teslim etmesi için baskı yapmalıdır. Bu ülkeler aynı zamanda hükümet üzerinde, zorla kaybedilen herkesin nerede tutulduğunu ve başlarına ne geldiğini açıklaması, zorla kaybetme pratiğine son vermesi ve bağımsız insani birimlerin alıkoyma merkezlerine erişimine izin vermesi için baskı oluşturmalıdır.

Türkiye, Suudi Arabistan ve ABD dahil olmak üzere devlet dışı silahlı grupları destekleyen ülkeler de destekledikleri grupları alıkoydukları kişilere ne olduğunu açıklamaya ve insani birimlerin bu grupların elindeki alıkoyma merkezlerine erişimine izin vermeye zorlamalıdır.