İsrail/İşgal Altındaki Filistin Toprakları: Ateşkes, İsrail’in hukuksuz işgalini, apartheid sistemini ve soykırımını sonlandırmanın yolunu açmalı

İsrail ile Hamas’ın ateşkes anlaşmasının ilk aşaması üzerinde anlaştığı, ilk aşamanın Gazze Şeridi’ne insani yardım girişini sağlamak için acilen beş sınır kapısının derhal açılmasını, Gazze’de rehin tutulan hayattaki tüm İsrailli ve diğer uyruklu kişilerin, Filistinli tutuklulara karşılık hızla serbest bırakılmasını ve İsrail ordusunun işgal altındaki Gazze Şeridi’nden kısmi olarak geri çekilmesini içerdiği bildirildi. Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard, gelişmeler üzerine yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“İşgal altındaki Gazze Şeridi’nde İsrail’in devam eden soykırımı kapsamında iki yıldır akıl almaz acılara, aralıksız bombardımana ve sistematik açlığa maruz kalan 2 milyondan fazla Filistinli ile Filistinli silahlı gruplar tarafından rehin tutulanlar ve İsrail’de keyfi olarak alıkonulanlar için son iki yıldaki korkunç olaylara nokta koyacak bir anlaşma acımasızca gecikti. Bu, yaşanan tüm acıları silmeye yetmeyecek. Birçok kişi şimdi bu anlaşmanın, yine kısa süreli bir nefes alma durumu olmadığını gösterecek gelişmeleri yakından izleyecek.

Saldırılara geçici olarak ara verilmesi veya ölçeğinin daraltılması ve az miktarda insani yardımın Gazze’ye girişine izin verilmesi yeterli değil. Çatışmaların tamamen durdurulması ve ablukanın toptan kaldırılması gerekiyor. İsrail, açlık çeken, defalarca toplu halde yerinden edilen ve imha politikasına hedef olan bir halkın hayatta kalabilmesi için işgal altındaki Gazze Şeridi’nin tüm bölgelerine gıda, ilaç, yakıt ve yeniden inşa malzemeleri de dahil temel ihtiyaç ürünlerinin engelsiz akışına ve temel hizmetlerin tekrar sağlanmasına izin vermeli. İsrail ordusu Gazze’den çekilmeli ve Gazze Şeridi genelinde kritik altyapının yeninden inşası ve onarımı için acilen harekete geçilmelidir.

Kalıcı bir ateşkes anlaşması, başarıya ulaşmak için insan haklarına ve uluslararası hukuka saygıyı esas almalı ve İsrail’in Gazze’de Filistinlilere yönelik soykırımının derhal durdurulmasını ve İşgal Altındaki Filistin Toprağı’nın tamamındaki hukuksuz işgale son verecek ve apartheid sistemini ortadan kaldıracak somut adımları içermeli.

Agnès Callamard
Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri 

Çoğu birçok kez olmak üzere ülke içinde yerinden tüm Filistinliler, İsrail’in kimin geri dönüp kimin dönemeyeceği yönünde bir dayatması olmadan topraklarına geri dönebilmeli.

Hamas ve diğer silahlı gruplar, rehineleri serbest bırakarak, rehinelerin iki yıldır çektiği eziyete son vermeli. İsrail, suçlama veya yargılama olmadan idari tutuklu veya yasadışı militan adı altında tutulanlar da dahil keyfi olarak alıkonulan tüm Filistinlileri, özellikle de hastalara tedavi sağladıkları için haksız yere alıkonulan sağlık çalışanlarını serbest bırakmalı.

Kalıcı bir ateşkes anlaşması, başarıya ulaşmak için insan haklarına ve uluslararası hukuka saygıyı esas almalı ve İsrail’in Gazze’de Filistinlilere yönelik soykırımının derhal durdurulmasını ve İşgal Altındaki Filistin Toprağı’nın tamamındaki hukuksuz işgale son verecek ve apartheid sistemini ortadan kaldıracak somut adımları içermeli.

‘Trump’ın Gazze barış planı’ olarak adlandırılan mevcut plan ne yazık ki bu hedeflerin gerisinde kalıyor. Plan, katliam suçlarına maruz kalanlar için adalet ve onarım veya failler için hesap verebilirlik talep etmekte yetersiz. Acı ve katliam döngüsünü durdurmak, İsrail’de ve İşgal Altındaki Filistin Toprağı’nda uzun yıllardır devam eden cezasızlığa son vermeyi gerektirir. Devletler, uluslararası hukuk uyarınca savaş suçları, insanlığa karşı işlenen suçlar veya soykırım suçlarının sorumlularını adalet önüne çıkarma yükümlüklerini yerine getirmeli.

İki yıldır canlı yayınlanan bir soykırım dünyanın gözü önünde işlenirken, BM Güvenlik Konseyi’ne ket vuran utanç verici çifte standartlardan ve vetolardan sonra, artık bu vahşete son vermek, onarılabilecek ne varsa onarmak ve ortak insanlığımızdan geriye kalanı kurtarmak için eldeki fırsat değerlendirilmeli.

Agnès Callamard
Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri 

İsrail’in Gazze’nin en verimli topraklarında bir ‘güvenlik şeridi’ (tampon bölge) oluşturma planları, apartheid ve işgali daha da kalıcı hale getirir ve adaletsizliği şiddetlendirir. Gazze’den işgal altındaki toprağın geri kalanına seyahat özgürlüğünü sağlamadan Gazze’nin işgalinin dış kaynaklara devredilmesi, İsrail’in apartheid sisteminin altında yatan bölgesel parçalamayı daha da derinleştirmekten başka sonuç vermeyecek. Benzer şekilde, işgal altındaki toprağın diğer bölümlerinin, yani Doğu Kudüs dahil Batı Şeria’nın coğrafi ve demografik yapısını değiştirecek tüm adımlardan derhal vazgeçilmeli.”

“Teklif edilen planlar, Filistinlilerin, İşgal Altındaki Filistin Toprağı’nın geleceğine, yönetim sistemine ve Filistinlilerin haklarını kullanmalarına ilişkin tüm kararlara tam ve anlamlı katılımlarını sağlamakta yetersiz kalıyor. İnsan haklarını ve adaletsizliğin kökeninde yatan sebepleri göz ardı eden geçmiş girişimlerin hatalarını ve yetersizliklerini tekrarlayan bir plan, İsrail’de ve İşgal Altındaki Filistin Toprağı’nda yaşayan herkesin adil ve sürdürülebilir geleceğini güvenceye almayı başaramaz” diyen Callamard, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“İki yıldır canlı yayınlanan bir soykırım dünyanın gözü önünde işlenirken, BM Güvenlik Konseyi’ne ket vuran utanç verici çifte standartlardan ve vetolardan sonra, artık bu vahşete son vermek, onarılabilecek ne varsa onarmak ve ortak insanlığımızdan geriye kalanı kurtarmak için eldeki fırsat değerlendirilmeli.”