Gözetim şehri: New York Polis Teşkilatı Manhattan, Bronx ve Brooklyn'de yüz tanıma özelliğini kullanarak insanları izlemek için 15 binden fazla kamera kullanabilir

  • NYPT Manhattan, Brooklyn ve Bronx'taki 15 bin 280 güvenlik kamerasından gelen görüntüleri yüz tanıma yazılımına aktarabilir.
  • NYPT, 2017'den bu yana 22 bin vakada yüz tanıma araçlarını kullandığı halde bu uygulamayla ilgili ayrıntıları açıklamayı reddediyor. Vakalardan birinde, Derrick 'Dwreck' Ingram taciz edilmiş ve gözaltına alınmaya çalışılmıştı.
  • Bu süreçte en çok gözetlenen mahallenin New York’un doğusundaki Brooklyn olduğu ortaya çıktı.
  • 144 ülkeden 5 bin 500'ün üzerinde gönüllü projede yer aldı ve yaklaşık 11 yıllık araştırmaya eşdeğer katkı sağladı.
  • Uluslararası Af Örgütü, New York belediye başkanlığı ön seçimleri öncesinde, yetkilileri, yüz tanıma teknolojisini kimlik tespiti amacıyla kullanmayı yasaklamaya çağırıyor.

Uluslararası Af Örgütü’nün bugün yayımladığı yeni araştırma, New York Polis Teşkilatı’nın (NYPT) 15 bin 280 gözetim kamerasından alınan görüntüleri saldırgan ve ayrımcı bir yazılım olan yüz tanıma yazılımında okutarak Manhattan, Brooklyn ve Bronx'taki insanları takip edebildiğini ortaya koyuyor.

Dünyanın dört bir yanından binlerce gönüllü bu araştırmaya katıldı ve Manhattan (3 bin 590), Brooklyn (8 bin 220) ve Bronx (3 bin 470) kavşaklarında 15 bin 280 güvenlik kamerasını işaretledi. Bu üç bölge toplamda New York City'deki kavşakların neredeyse yarısını (%47) oluşturuyor ve geniş bir gözetim alanı sağlıyor.

Uluslararası Af Örgütü Yapay Zeka ve İnsan Hakları Araştırmacısı Matt Mahmoudi konu hakkında yaptığı açıklamada, "Genişlemekte olan bu kamera ağı polis tarafından yüz tanımak için kullanılabilir ve New York'u Orwell’in tahayyül ettiği gibi bir gözetleme şehrine dönüştürebilir" dedi. Mahmoudi, sözlerini şöyle sürdürdü: "Asla anonim olamıyorsunuz. İster bir protestoya katılıyor olun, ister herhangi bir mahallede yürüyor, hatta sadece market alışverişi yapıyor olun, New York'taki binlerce kamera noktasından alınan görüntüler kullanılarak yüz tanıma teknolojisiyle yüzünüz ve hareketleriniz izlenebilir."

"Asla anonim olamıyorsunuz. İster bir protestoya katılıyor olun, ister herhangi bir mahallede yürüyor, hatta sadece market alışverişi yapıyor olun, New York'taki binlerce kamera noktasından alınan görüntüler kullanılarak yüz tanıma teknolojisiyle yüzünüz ve hareketleriniz izlenebilir."

UAÖ Yapay Zeka ve İnsan Hakları Araştırmacısı
Matt Mahmoudi

Son nüfus sayımı verilerine göre nüfusunun %54,4’ünü Siyahların, %30’unu Hispaniklerin ve %8,4’ünü Beyazların oluşturduğu Brooklyn’in, kavşaklarda bulunan 577 kamera ile üç bölge arasında en çok gözetim altında tutulan mahalle olduğu tespit edildi.


Yüz tanıma teknolojisi protesto hakkını tehdit ediyor ve ırkçı polisliği körüklüyor

NYPT 2017'den bu yana, yarısı 2019'da olmak üzere 22 bin vakada yüz tanıma teknolojisini (YTT) kullandı. Kamera görüntüleri YTT üzerinden çalıştırıldığında, NYPT şehirde hareket eden her New Yorklunun yüzünü takip edebiliyor.

YTT kamera görüntülerini, veri tabanlarında depolanan ve birçoğu sosyal medya dahil olmak üzere birçok kaynaktan, kullanıcıların bilgisi veya rızası olmadan alınan milyonlarca yüzle karşılaştırarak çalışır. Bu bağlamda bu teknolojinin, ırkçı polis uygulamalarını körüklediği ve barışçıl toplanma özgürlüğü ile özel yaşamın gizliliği haklarını tehdit edebileceği yaygın olarak kabul edilmektedir.

Örneğin YTT’nin 2020 yazında, bir polis memurunun kulağına bağırdığı iddia edilen Derrick "Dwreck" Ingram adlı bir Black Lives Matter protestocusunu tespit etmek ve izlemek için kullanılmış olması oldukça muhtemel. Polis memurları ise Ingram’ın dairesine ulaştıklarında arama emri çıkaramadı.

Uluslararası Af Örgütü ve Ban the Scan (Gözetleme Yasaklansın) kampanyasında yer alan gruplar, Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasası kapsamında NYPT'ye çok sayıda talep ileterek Dwreck davası ışığında yüz tanıma kullanımının kapsamı hakkında daha fazla bilgi talebinde bulundu. Memurlar daha sonra görevden alındı ve kararı temyiz etti.

"NYPT'nin yüz tanıma yazılımı kullanımıyla ilgili bariz bir bilgi eksikliği var ve bu da New Yorkluların yüzlerinin şehir genelinde izlenip izlenmediğini ve ne zaman izlendiğini bilmelerini imkansız hale getiriyor" diyen Matt Mahmoudi sözlerini şöyle sürdürdü:

"NYPT'nin sistematik ırkçılık ve ayrımcılıkla ilgili sorunlarının yanı sıra bu teknolojinin kadınlara ve ırk ayrımcılığına maruz bırakılan gruplara karşı önyargılı olduğu daha önce birçok kez belgelendi. YTT'yi şehir genelindeki binlerce kameradan alınan görüntülerle kullanmak, ırkçı polisliği körükleme, protestocuları taciz etme ve hatta haksız gözaltılara yol açma riski taşıyor.”

“Yüz tanıma, devletler tarafından etnik aidiyet, ırk ve toplumsal cinsiyet gibi özelliklere dayalı olarak, bireysel bazda makul suç şüphesi olmaksızın belirli kişileri veya grupları kasten hedef almak için kullanılabilir ve kullanılıyor.”

Uluslararası Af Örgütü’nün yaptığı araştırma, New York'un güvenlik kameraları ağının geniş görüş alanını modelledi. Örneğin, Grand Street ve Eldridge Street'in kesiştiği yer Chinatown sınırında bulunuyor ve burası Black Lives Matter protestolarında önemli bir noktaya yakındı. Araştırmamız, alanın çevresinde NYPT'ye ait üç Argus kamerasının yanı sıra dört genel kamera ve 170'ten fazla özel gözetim kamerası olduğunu tespit etti. Modellememize göre bu kameralar yüzleri 200 metre uzaklığa kadar takip etme kapasitesine sahip.

Dijital gönüllü ordusu, gözetimin gerçek boyutlarını ortaya koyuyor

Amnesty Decoders (UAÖ Kod Çözücüleri) platformunun bir parçası olarak 4 Mayıs 2021'de başlatılan araştırmaya 5 bin 500'ün üzerinde gönüllü katıldı. Proje, kalan iki New York bölgesi hakkında veri toplamaya devam ediyor; ancak gönüllüler şimdiden şehir genelinde 38 bin 831 noktayı analiz etti.

Proje, 144 ülkeden gönüllünün katıldığı küresel bir girişimdi ve en geniş gönüllü grubu (%26) Amerika Birleşik Devletleri’ndendi. Gönüllüler sadece 3 haftada 18.841 saatlik bir çalışmaya imza attılar. Bu, ABD’de 10 yıldan fazla tam zamanlı çalışan bir araştırmacının çalışmasına eşdeğer bir süredir. Katılımcılara New York çevresindeki konumların Google Sokak Görünümü görüntüleri verildi ve her kavşakta üç gönüllü tarafından analiz edilen kameraları işaretlemeleri istendi. Toplam sayılar, her ikisi de YTT ile kullanılabilen hem genel hem de özel kameraları içeriyor.

Matt Mahmoudi, "Durum açık; dünyanın dört bir yanında insanlar yüz tanımanın toplumlarımız için oluşturduğu riskten derin endişe duyuyor" değerlendirmesinde bulundu.

“Bu nedenle Uluslararası Af Örgütü ve New York merkezli ondan fazla örgüt, yetkilileri, New York'taki tüm devlet kurumları tarafından yüz tanıma teknolojisinin kullanımını yasaklamaya çağırıyor" diyen Mahmoudi sözlerini şöyle sonlandırdı:

"Eyalet Senatörleri, Belediye Meclis Üyeleri ve olası belediye başkan adaylarının tek bir seçeneği var: Gözetimi yasaklamak ya da New York'u distopik bir kitaptan çıkmış bir gözetim şehrine dönüştürme riskine girmek.