Roboski/Uludere İle İlgili Takipsizlik Endişe Verici
Uluslararası Af Örgütü Roboski/Uludere’de 28 Aralık 2011’de bir Türk savaş uçağının bombalaması sonucu çoğunluğu çocuklardan oluşan 34 sivilin öldürülmesi ile ilgili soruşturmada askeri savcılığın takipsizlik kararı vererek, düzenlenen hava operasyonunda askeri personelin kusuru olmadığı yönünde verdiği kararla ilgili endişe duymaktadır.
Aradan iki yıldan fazla zaman geçmiş olmasına rağmen, Roboski/Uludere’de 34 sivilin katledilmesi ile ilgili gerçekler ve sorumlular hala ortaya çıkarılmamıştır.
Olayı soruşturmak üzere Ocak 2012’de TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde kurulan Uludere Alt Komisyonu, Mart 2013’te bir rapor yayımlamış ve “olayın kasten yapıldığına dair herhangi bir delil elde edilemediği görüş ve kanaatine ulaşıldığı” açıklamasını yapmıştı.
Uluslararası Af Örgütü, Türkiye yetkililerine olay hakkında kapsamlı, tarafsız ve etkili bir soruşturmayı gecikmeden yapması çağrısında bulunuyor. Ölümlerden sorumlu olanlar, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası insan hakları sözleşmelerine uyumlu bir şekilde adalete teslim edilmelidir.
Basın Açıklamaları
- Türkiye: 87 protestocu, gazeteci ve avukatın beraat etmesinin ardından ceza adalet sisteminin muhalefeti bastırmak için kötüye kullanılmasına son verilmeli
- İsrail/İşgal Altındaki Filistin Toprağı: İsrail’in Gazze’de Filistinlilere yönelik soykırımı ateşkese rağmen tüm şiddetiyle devam ediyor
- Birleşik Krallık: Palestine Action davasındaki yargı incelemesi, “orantısız” yasaklama kararının iptali için bir fırsattır
- Türkiye: Uluslararası basın özgürlüğü misyonu ziyaretleri tamamlandı
- Türkiye’de LGBTİ+ Haklarına Karşı Basına Sızan Yasa Tekliflerine İlişkin Bilgi Formu
- Küresel: TikTok’u toksik ve bağımlılık yapan tasarımını düzeltmeye çağıran dilekçeyi 170 binden fazla kişi imzaladı
- Türkiye: Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde barışçıl protesto hakkı güvence altına alınmalı
- Almanya: İsrail’e silah transferlerine devam etme kararı sorumsuzluktur, hukuka aykırıdır ve İsrail’in uluslararası suçlarına ortak olma riski oluşturur

