• Basın Açıklamaları

İsrail/İşgal Altındaki Filistin Toprakları: Yeterli yakıt sağlanmazsa Gazze yeniden karanlığa gömülebilir

7 Ekim’den beri Gazze’de her biri 24 ila 48 saat arası süren en az üç haberleşme kesintisi yaşandı. Bu kesintiler sırasında Gazzeliler yardım isteyemedi, kurtarma servislerine erişemedi ve aile üyeleri ve yakınlarının hayatta ve güvende olup olmadığını öğrenemedi. Bu da yaygın güvensizlik ve korku hissini artırdı.

Uluslararası Af Örgütü bugün yayımladığı açıklamada, işgal altındaki Gazze Şeridi’ne gerektiği gibi yakıt ikmali yapılmaması halinde bölgenin Perşembe günü yeniden karanlığa gömülebileceğini ve bunun halihazırdaki feci insani durumu daha da ağırlaştıracağını belirtti.

12 Kasım’da bölgedeki en büyük telekomünikasyon şirketlerinden Paltel grubu ve Jawwal ortak bir açıklama yayımlayarak, ana veri sunucuları ve anahtarlarının yakıtın tükenmesi nedeniyle aşamalı olarak kapandığını bildirdi. Paltel ve Jawwal şirketlerinin karşı karşıya olduğu kesinti, yakıt tedariki yeniden başlayana kadar giderilemeyecek ve bu şirketler bölgedeki en büyük operatörler olduğundan yıkıcı sonuçlar yaşanacaktır.

“Kritik önemdeki sivil altyapıyı hedef alan hava saldırıları ve azalan yakıt rezervleri karşısında Gazze’deki siviller, uzun süreli bir iletişimsizlik, karanlık ve görünmezlik sürecine dönüşme riski taşıyan bir başka kesintiyi daha kaldıramaz. İsrail, Gazze üzerindeki ablukasını derhal kaldırmalı ve siviller için yakıt ve temel yardım girişi ve dağıtımına izin vermelidir. İsrail, hukuka aykırı olarak ve haklı gösterilmesi mümkün olmayan bir şekilde sivil halkı toplu cezalandırmaya maruz bırakmakta ve bunu yaparken de Gazzelilerin birbirleriyle ve dünyanın geri kalanıyla iletişimini kesmektedir.”

Rasha Abdul Rahim
Uluslararası Af Örgütü Teknoloji Birimi Program Direktörü

İsrail bugün, UNRWA’ya (Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mülteciler İçin Yardım ve Bayındırlık Ajansı) ait tek bir kamyonla ilk yakıt sevkiyatının Gazze’ye girişine izin verdi ancak bu günlük yakıt ihtiyacının ancak %9’unu karşılıyor. Sınırda daha fazla yakıt mevcut ancak İsrail yakıt girişini engellemeye devam ediyor.

Uluslararası Af Örgütü Teknoloji Birimi Program Direktörü Rasha Abdul Rahim konu hakkındaki açıklamasında, “İsrail’in yeterli yakıt sağlamayı ve elektrik kesintisini gidermeyi reddetmesi Gazze’nin haberleşme ağını tamamen durma noktasına getirecek. Bu tutum aynı zamanda, Gazze’ye yönelik aralıksız saldırılarda yaralanan binlerce kişiyi tedavi eden harap durumdaki sağlık merkezlerinin temel hizmetler sunma imkanını da şiddetli biçimde etkiledi ve yıkılan binaların enkazı altında kalan yaralıların kurtarılmasını engelledi. Haberleşme hizmetlerinin çöküşü mevcut durumu daha da vahim hale getirebilir ve uluslararası hukuk ihlali kapsamına girebilir” dedi. Abdul Rahim sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sağlık sisteminin hayat kurtarıcı hizmetleri sunabilmesi için acilen yeterli düzeyde yakıt girişi şart. Yakıt girişine izin verilmesi ve elektriğin yeninden sağlanması, hiçbir koşulda daha fazla geciktirilememesi gereken acil bir insani zorunluluktur.”

IODA ve Netblocks verilerine göre Gazze 11 Ekim 2023’ten bu yana çatışma öncesine kıyasla %30’un altında kalan bağlantı seviyesiyle karşı karşıya. Diğer telekomünikasyon kesintileri yalnızca Gazzelilerin birbirleriyle ve dünyanın geri kalanıyla iletişimi kesmekle kalmıyor, yaralıların ve enkaz altında kalanların kurtarılmasını da engelliyor. İnsanlar güvenli alanlar bulmak ve acil servislerle iletişim kurmak gibi hayat kurtarıcı bilgiye erişimden yoksun bırakılacak. İnsani yardım çalışanları birbirleriyle iletişim kuramadığı için bu kuruluşların hayati önemdeki çalışmaları da ağır zarar görecek.

Ayrıca, haberleşme kesintilerinin uluslararası ve yerel örgütlerin hukuka aykırı öldürmeler veya güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanımı gibi insan hakları ihlallerini belgelemesini engellediği de kapsamlı olarak ortaya konuldu. Hükümetin politikalarına özgürce karşı çıkmak, insan hakları ihlallerini belgelemek ve ihlallerle ilgili bilgi yaymak gibi faaliyetlerin tamamı, haberleşme araçlarına ve internete erişim imkanına bağlıdır.

Bu gibi etkinlikler, meşru olmayan internet kesintilerine karşı da koruma sağlayan uluslararası insan hakları hukuku kapsamında korunmaktadır. Bu nedenle Gazze’deki haberleşme kesintileri, uluslararası hukuka yönelik ciddi ihlallerin bir sis perdesi ardında devam etmesini kolaylaştırmakta ve uluslararası hukuk suçlarına ilişkin cezasızlığı körüklemektedir.

Bugüne kadar 15 ASN/ISP (Otonom Sistem Numarası/İnternet Servis Sağlayıcı) Gazze Şeridi genelinde neredeyse tamamen devre dışı kaldı ve bu durum sabit hat, hücresel ve internet erişimini etkiledi. Kesintiler, Gazze’de aileleri bütünüyle yok eden gelişigüzel ve hukuka aykırı saldırıları ve temel haberleşme altyapısı gibi sivil altyapının geniş çapta yok edilmesini içeren aralıksız bombardıman kapsamında meydana geliyor.

Access Now gibi örgütlerin de doğruladığı üzere Gazze’deki kesintiler, doğrudan haberleşme altyapısını hedef alan saldırılarla hizmetlerin teknik olarak aksatılmasından oluşan bir birleşimin sonucudur.

Rasha Abdul Rahim açıklamasında, “Kritik önemdeki sivil altyapıyı hedef alan hava saldırıları ve azalan yakıt rezervleri karşısında Gazze’deki siviller, uzun süreli bir iletişimsizlik, karanlık ve görünmezlik sürecine dönüşme riski taşıyan bir başka kesintiyi daha kaldıramaz. İsrail, Gazze üzerindeki ablukasını derhal kaldırmalı ve siviller için yakıt ve temel yardım girişi ve dağıtımına izin vermelidir. İsrail, hukuka aykırı olarak ve haklı gösterilmesi mümkün olmayan bir şekilde sivil halkı toplu cezalandırmaya maruz bırakmakta ve bunu yaparken de Gazzelilerin birbirleriyle ve dünyanın geri kalanıyla iletişimini kesmektedir.” sözlerine yer verdi.

7 Ekim’den beri Gazze’de her biri 24 ila 48 saat arası süren en az üç haberleşme kesintisi yaşandı. Bu kesintiler sırasında Gazzeliler yardım isteyemedi, kurtarma servislerine erişemedi ve aile üyeleri ve yakınlarının hayatta ve güvende olup olmadığını öğrenemedi. Bu da yaygın güvensizlik ve korku hissini artırdı.

Gazze’de kalan son ağ sağlayıcılarından biri olan Netstream ilk olarak 26 Ekim’de devre dışı kaldı, ardından 27 Ekim’de yerel saatle 12.00’de sinyallerinin tamamen kesildiğini raporladı.

27 Ekim’de yaklaşık 48 saatlik bir komple kesintinin ardından 29 Ekim’in ilk saatlerinde bağlantı kademeli olarak geri geldi.

Bu süre içinde Şifa, Kudüs ve Endonezya Hastanelerinin bulunduğu bölgeler ve çevresi bombalandı. Kesinti boyunca en az 302 kişinin öldürüldüğü bildirildi ve can kaybı sayısı 7 bin 703’ten 8 bin 5’e yükseldi.

31 Ekim günü yerel saatle yaklaşık 21.05’ten 1 Kasım sabahı saat 10.00’a kadar Gazze bir kez daha karanlığa gömüldü ve bu süre içinde can kaybı sayısı 8 bin 866’dan 9 bin 61’e çıktı. Aralarından 195 Filistinli, Gazze’deki Cebaliye Mülteci Kampı’nda devasa bir yıkıma yol açan ağır bombardımanda öldürüldü.

Ardından 5-6 Kasım arasında, yerel saatle 18.00-09.00 arasında Gazze’de haberleşme ağı bir kez daha devre dışı kaldı. 24 saatlik kesinti sırasında, 5 Kasım’da 9 bin 770 olan can kaybı sayısı, 4 bin 104’ü çocuk olmak üzere 10 bin 22’ye ulaştı.

Uluslararası Af Örgütü, çatışmanın tüm taraflarına acilen ateşkes yapma çağrısını yinelemektedir. Ayrıca, İsrail’in, 11 binden fazla Filistinlinin hayatına mâl olan ve 1,6 milyon kişiyi yerinden eden şiddetli hava saldırıları ve genişleyen kara operasyonları karşısında kurtarma faaliyetlerinin sürdürülebilmesi için internet ve telekomünikasyon altyapısı acilen onarılmalıdır. Yakıt tedarikinin yokluğunda, Uluslararası Af Örgütü, uluslararası toplumu, Gazze’deki sivillere hızla ve herhangi bir engelleme olmadan insani yardım ulaştırılmasına izin vermeleri ve bunu kolaylaştırmaları için İsrail ve Mısır’a baskı yapmaya çağırmaktadır. Mısır yetkilileri, Gazze’deki insanların haberleşme servislerine bağlanabilmesi için Mısır ağlarında dolaşım servisini etkinleştirmelidir.