İsrail / İşgal Altındaki Filistin Toprakları: Devletler BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) fonlarını geri çekmeye yönelik zalimce kararlarından vazgeçmeli
En az 11 bağışçı ülke, İsrail'in güneyindeki 7 Ekim saldırılarına personelinin dahil olduğu iddialarının ardından BM Yardım ve Bayındırlık Ajansı'na (UNRWA) sağladığı fonları askıya alma kararı aldı. Konu hakkında açıklama yayınlayan Uluslararası Af Örgütü, kuruluşun tek can simidi olarak hizmet ettiği İşgal Altındaki Gazze Şeridi’nde iki milyondan fazla mülteciye yıkıcı bir darbe indireceğini söyledi.
Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard "Uluslararası Adalet Divanı'nın Gazze’deki Filistinlilerin hayatlarının risk altında olduğunu içeren kararından sadece birkaç gün sonra, birçok hükümetin halihazırda soykırım ve kasıtlı bir kıtlık riskiyle karşı karşıya olan iki milyon Filistinlinin daha fazla acı çekmesine neden olacak kararlar alması son derece şok edici ve gerçekten de insanlık dışıdır. 30 bin kişilik personel ekibi olan UNRWA'nın sadece 12 çalışanıyla ilgili iddialar nedeniyle böyle bir eylemin gerçekleştirilmesi özellikle dehşet vericidir." şeklinde konuştu.
“UNRWA personelinin 7 Ekim saldırılarına karıştığı yönündeki iddialar oldukça ciddidir ve bağımsız olarak soruşturulmalıdır; Hakkında yeterli ve kabul edilebilir kanıt bulunan herkes adil bir şekilde yargılanmalıdır. Ancak, birkaç kişi hakkında iddia edilen eylemler, toplu cezalandırmaya varabilecek şekilde hayat kurtaran yardımın kesilmesi için bir bahane olarak kullanılmamalıdır.”
İngiltere, Almanya, İtalya, Hollanda, İsviçre, Japonya, Fransa ve Finlandiya, yardım kuruluşuna sağlanan fonun durdurulması konusunda ABD, Avustralya ve Kanada'ya katıldı. Bu ülkeler 2022 yılında UNRWA'nın bütçesinin yarısından fazlasını sağlamışlardı. Fonların kesilmesi kararı, Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'de gerçekleştirdiği saldırılara 12 UNRWA personelinin dahil olduğu iddialarının ardından geldi. UNRWA, iddialar nedeniyle dokuz çalışanını derhal işten çıkardı ve konu hakkında soruşturma başlattı.
İşgalci güç olan İsrail'in, Gazze'deki ve İşgal Altındaki Filistin Topraklarının geri kalanındaki Filistinli mültecilere karşı yükümlülüklerini alenen ihlal etmeye devam ettiği böylesi bir dönemde, UNRWA vazgeçilmez insani yardım, eğitim ve barınak desteği sağlayarak uzun süredir tek can simidi olarak hizmet ediyor. Kuruluş, aynı zamanda komşu Arap ülkelerinde yaşayan milyonlarca Filistinli mülteciye de çaresizce ihtiyaçları olan yardımları sağlıyor.
Norveç, İspanya, İrlanda ve Belçika, UNRWA’nın sağladığı insani yardıma büyük bir çaresizlik içinde ihtiyaç duyanlar için UNRWA’nın hayati rolünün bilincinde olan ve finansmanı askıya almayacağını açıklayan devletler arasında yer alıyor.
Agnès Callamard, “UAD'nin kararını ve mahkemenin Gazze Şeridi'ndeki feci insani durumun daha da kötüleşme riskiyle karşı karşıya olduğu tespitini dikkate almak yerine, aralarında ABD, Kanada, Birleşik Krallık, Almanya, Avustralya ve Fransa'nın da bulunduğu kilit devletlerin Gazze'deki sivillere yardım sağlayan ana kuruluşun fonlarını kesmesi utanç vericidir.” dedi.
“Tüm devletler, soykırımın ve daha fazla telafisi mümkün olmayan zararların önlenmesinde kilit bir adım olarak Gazze'deki Filistinli sivillere insani yardım sağlanmasını temin etmek üzere İsrail'in derhal ve etkili tedbirler alması da dâhil olmak üzere, UAD tedbirlerinin uygulanmasını sağlamakla açıkça yükümlüdür.”
Agnès CallamardUluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri
“Tüm devletler, soykırımın ve daha fazla telafisi mümkün olmayan zararların önlenmesinde kilit bir adım olarak Gazze'deki Filistinli sivillere insani yardım sağlanmasını temin etmek üzere İsrail'in derhal ve etkili tedbirler alması da dâhil olmak üzere, UAD tedbirlerinin uygulanmasını sağlamakla açıkça yükümlüdür.”
“Bu iddialar üzerine UNRWA'ya sağlanan fonları keseceklerini açıklayan hükümetlerden bazıları, silahların savaş suçları ve ciddi insan hakları ihlalleri işlemek için kullanıldığına dair çok sayıda kanıta rağmen İsrail güçlerini silahlandırmaya devam etmiştir. Halen soruşturulmakta olan iddialara dayanarak insani yardım fonlarını dondurmak için acele ederken, İsrail ordusuna verilen desteği askıya almayı düşünmeyi bile reddetmek çifte standardın bariz bir örneğidir.”
Callamard sözlerini “Devletler, ihtiyaç sahiplerine yönelik hayati önem taşıyan fonları askıya almak yerine, İsrail ve Filistinli silahlı gruplara silah transferini durdurmak için çalışmalı ve yıkıcı acıların hafifletilmesine yardımcı olmak için acil ve sürekli bir ateşkes ve tam insani erişim için baskı yapmalıdır.” şeklinde sonlandırdı.
İsrail devleti ve sağcı gruplar, Filistinlilerin topraklarına geri dönüş hakkının korunmasında kilit bir rol oynayan UNRWA'ya karşı yıllardır karalama kampanyası yürütmektedir.
Basın Açıklamaları
- Afganistan: Yetkililer resmi yasal çerçeveleri yeniden kurmalı, hukukun üstünlüğünü tesis etmeli ve dört yıllık adaletsizliğe ve cezasızlığa son vermelidir
- Ortak Açıklama: İnsan Hakları Savunuculuğu Suç Değildir. Enes Hocaoğulları Derhal Serbest Bırakılsın
- İsrail/İşgal Altındaki Filistin Toprağı: İsrail Gazze kentini “kontrol altına almayı” ve askeri işgalini kalıcılaştırmayı öngören vahim kararını iptal etmeli
- Türkiye: Onur Yürüyüşü’ne katılan 53 kişi beraat etmeli ve tutuklananlar serbest bırakılmalı
- “Sen de rahat dursaydın!” - 2025 İstanbul Trans ve LGBTİ+ Onur Haftaları İzleme Raporu
- İsrail/İşgal Altındaki Filistin Toprağı: İsrailli örgütlerin, İsrail’in Gazze’de soykırım işlediği sonucuna varması hesap verebilirlik çabalarında bir başka dönüm noktasıdır
- Suriye: Yetkililer Alevi kadınların ve kız çocukların kaçırılmasını soruşturmalı
- Türkiye: Hakikat, hesap verebilirlik ve adalet mücadelesi en önde gelen savunucularından Emine Ocak'ı kaybetti