Gazeteciler derhal serbest bırakılmalı
Uluslararası Af Örgütü, VICE News için çalışan ve Türkiye’de tutuklanan üç gazeteci hakkında bir açıklama yayımladı. Açıklamada, "Uluslararası Af Örgütü Türkiyeli yetkilileri VICE News için çalışan bu üç gazeteciyi derhal serbest bırakmaya çağırmaktadır" denildi.
Üç gazetecinin 31 Ağustos gecesi geç saatlerde 'yasadışı bir örgüt adına suç işlemek' suçlamasıyla tutuklanmalarına karar verilmişti.
Birleşik Krallık uyruklu iki gazeteci Jake Hanrahan ve Philip Pendlebury ile Irak uyruklu Mohammed İsmael Rasool,, 27 Ağustos’ta Diyarbakır’da terörle mücadele polis ekipleri tarafından gözaltına alınmıştı.
VICE News’in Uluslararası Af Örgütü’ne verdiği bilgiye göre, gazetecilerin polis ile PKK yanlısı gençler arasında şehirde yaşanan çatışmaları kaydederken gözaltına alındığı belirtildi.
Uluslararası Af Örgütü Türkiye Araştırmacısı Andrew Gardner:
“Bu, Türkiye yetkililerin rahatsız edici hikâyelerin haberleştirilmesini engellemek için uyguladıkları yöntemlerin bir başka örneğidir. Yetkililer bu gazetecileri derhal serbest bırakmalıdır” dedi.
“Gazetecilerin bu önemli güncel olayları haberleştirmesi tamamen uygun ve meşrudur. İslam Devleti’ne yardım etme suçlaması dayanaksız, ölçüsüz ve tuhafken, gazetecileri tutuklama kararı yanlış ve gayri meşrudur.”
"Gazeteciler, yetkililer ile Türkiye'nin güneydoğusundaki artan gerilim ve çatışmalar ile ilgili bir haber için görüntü almaları üzerine gözaltına alınmış, ardından da tutuklanmışlardı. Bu tutuklamalar, terörle mücadele kanunlarını kullanarak meşru gazeteciliği cezalandırma yoluna bir örnektir."
Diyarbakır’daki polis kaynaklarına göre, gazetecilerin kendilerine İslam Devleti adı veren silahlı gruba yardım etme şüphesi nedeniyle gözaltına alındılar.. Uluslararası Af Örgütü gazetecilerin avukatıyla konuştu ve gazetecilerin otel odalarının arandığı, kamera ekipmanları ve görüntü kayıtlarına polis tarafından el konulduğu bilgisini aldı.
Türkiye'nin muhalefeti bastırmak için sık sık gazetecileri hedef alarak terörle mücadele kanunlarını istismar ettiğine dair sıkıntı verici bir sicili var. Diyarbakır’dan çalışan uluslararası bir gazeteci olan Frederike Geerdink, bu yılın başında “terör örgütü propagandası yapmak” ile suçlanarak temelsiz bir davada yargılanmıştı. Geerdink yerel mahkeme tarafından Nisan ayında beraat ettirildi, ancak dava hala Yargıtay’da bekliyor.
Türkiye’de gazeteciler, 20 Temmuz 2015’den bu yana üç yıllık ateşkesi ve kırılgan barış sürecini sona erdiren, PKK ile güvenlik güçleri arasındaki şiddetin artmasıyla birlikte, görüntü kaydı alma veya haber yapma sırasında artan zorluklarla karşı karşıya.
Basın Açıklamaları
- Gazze: Bağımsız insan hakları araştırmacılarının toplu mezar alanlarına erişimine acilen izin verilmeli
- Yıllık raporumuz, devletlerin ve şirketlerin kural ihlalleri devam ederken uluslararası hukuk adına bir dönüm noktasında olduğumuzu hatırlatıyor
- Suriye: İslam Devleti'nin yenilgiye uğratılmasının ardından alıkonulan kişilere yönelik toplu öldürme, işkence ve diğer ihlaller
- Önde gelen 250 insani yardım ve insan hakları örgütü, İsrail’e ve Filistinli silahlı gruplara silah transferine son verilmesini istedi
- İsrail/İşgal Altındaki Filistin Toprakları: Gazze’de açlık başlarken ateşkes ve bölgeye daha fazla yardım rotası acilen gerekli
- İran aralıksız baskılar ve ‘uyuşturucuyla mücadele’ kapsamında 853 kişiyi infaz etti, bu son sekiz yıldaki en yüksek sayı
- Türkiye: Yetkililer barışçıl protestolara yönelik yasakları kaldırmalı ve protestocuların maruz kaldığı kötü muamele ve aşırı güç kullanımı iddialarını soruşturmalı
- Gazze üzerine çalışan BM Özel Raportörü, soykırımı önlemek için uluslararası toplumu harekete geçirmesi gereken kanıtlar sundu