Boğaziçi Üniversitesi Hürriyeti Tahdit Davası

AKP eski milletvekili aday adayı Melih Bulu’nun Boğaziçi’ne tartışmalı şekilde rektör atanmasının ardından 4 Ocak’ta protestolar başladı. İstanbul Valiliği 6 Ocak’ta yaptığı açıklamada Boğaziçi Üniversitesi kampüsü çevresine yapılan toplanma çağrılarını hatırlatarak “toplumun salgından korunması ve salgının yayılımının engellenmesi çalışmalarına olumsuz tesir edebileceği” gerekçesiyle Beşiktaş ve Sarıyer ilçelerinde “her türlü toplantı, gösteri ve yürüyüş yasaklandığını ilan etti.

Okulda gerçekleşen sergi etkinliği sonrasında açılan Boğaziçi Üniversitesi Sergi Davası soruşturmasında 30 Ocak 2021’de iki öğrenci hakkında tutuklama kararı verildi. Karar üzerine aralarında Boğaziçi Dayanışması isimli Twitter hesabının da bulunduğu farklı öğrenci grupları tarafından 1 Şubat 2021’de Güney Kampüs kapısı önünde toplanma çağrıları yapıldı.

1 Şubat 2021 saat 07:30’da İstanbul Valiliği tarafından yapılan basın açıklamasında bir ay önce getirilen toplantı ve gösteri yasağı hatırlatıldı. “Etkinlik çağrıları, hali hazırda devam eden salgınla mücadele önlemlerimizi ihlal ederek, kamu sağlığını tehlikeye atacaktır.” ifadelerinin kullanıldığı açıklamada “Güvenlik güçlerimiz, daima görevinin başındadır.” vurgusuna yer verildi.

1 Şubat günü gündüz saatlerinden itibaren farklı üniversitelerden fazla sayıda öğrenci Boğaziçi Üniversitesi’nin bulunduğu yere gelmeye başladı. Gerçekleşen polis müdahalelerinde kampüs dışında 108 gösterici gözaltına alındı.

Gündüz saatlerinden itibaren kampüs içerisinde toplanan Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin 17:00’da kampüs önünde gerçekleşecek basın açıklamasına katılmaları 16:00’dan itibaren engellendi. Bunun üzerine öğrenciler Güney Kampüs’teki meydanda rektörlük önünde toplandılar. Saat 21:30 sularında kampüs içerisine çok sayıda çevik kuvvet polisi ve gözaltı otobüsü giriş yaptı. Polis güçlerinin kampüs meydanındaki öğrencilere 21:50 sularındaki müdahalesinde 50’si Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi 51 kişi gözaltına alındı. Müdahalenin hemen sonrasında İstanbul Valiliği tarafından bir açıklama daha yapıldı:

“Boğaziçi Üniversitesi Rektörlük binasını ablukaya alan ve aralarında öğretim üyeleri ile LGBT Kulüp üyesi öğrencilerin de bulunduğu bir grup göstericiye, üniversite özel güvenlik görevlileri tarafından eylemin sona erdirilmesi ve dağılmaları yönünde uyarılarda bulunulmuştur.

Yapılan uyarılara itibar etmeyen göstericiler İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerimizin müdahalesiyle dağılmaları sağlanmıştır.”

Ertesi gün Kadıköy’de düzenlenen protestolarda 94, Beşiktaş ve Sarıyer’de 11 kişi gözaltına alındı.

Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs’te gözaltına alınan 51 öğrenci 4 Şubat’ta serbest bırakıldı.

Soruşturma Süreci ve İddianame
Kampüs müdahalesinden 5 ay 11 gün sonra düzenlenen iddianamede 51 öğrenci hakkında “Kanuna Aykırı Toplantı ve Yürüyüşlere Silahsız Katılarak İhtara Rağmen Kendiliğinden Dağılmama, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma” suçlamalarıyla ceza istendi.

İddianamede “Kanuna Aykırı Toplantı ve Yürüyüşlere Silahsız Katılarak İhtara Rağmen Kendiliğinden Dağılmama” suçlaması Beşiktaş ve Sarıyer Hıfzısahha kurullarının 5 Ocak 2021 tarihli kararına ve “bu kararlara istinaden yukarıda belirtilen konu eylemlerin İstanbul Valiliği tarafından da yasaklanmasına” karar verilmesiyle gerekçelendirildi. Öğrencilerin “Güney Kampüs ana kapıdan Rektörlük önüne gelerek Rektörlüğe girmek istediği, Rektörlük kapısına dayanan şüphelilerin Özel Güvenlik görevlilerince Rektörlüğe girişlerinin engellendiği, ilerleyen saatlerde şüphelilerin Rektörlüğün 3 kapısını da abluka altına alarak , giriş ve çıkışları engelleyerek sloganlar ve alkışlar eşliğinde beklemeye devam ettikleri” ileri sürüldü. Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğünün eylem günü İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne yazdığı yazıda “Rektörlük binasının ablukaya alındığı, giriş çıkışların

engellendiği, müdahale edecek Özel Güvenlik görevlilerin yetersiz kalması durumunda emniyet güçlerinin yeteri kadar kuvvetle müdahale etmesinin istendiği” ifade edildi.

İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul etti.