AB zirvesi: Mültecilere Daha Fazla Sınır Değil, Daha Güvenli Koruma Sağlanmalı
Uluslararası Af Örgütü, Brüksel'de gerçekleştirilen görüşmeler sonrası bir açıklama yayımladı. Açıklamada, "Sınırlardaki AB ülkeleri, sınırlarını kapamak ve çevik kuvvet istihdam etmek yerine, uluslararası korunma ihtiyacındaki kişilerin güvenli girişlerine izin vermeli" denildi.
Brüksel’de gerçekleştirilen görüşmeler sırasında, AB üye ülkelerinin, diğer konuların haricinde, sığınmacıların AB içinde yeniden yerleştirilmesine de odaklanmaları beklenmişti.
Uluslararası Af Örgütü Avrupa Direktörü John Dalhuisen, şuları söyledi: “Başarısızlık, bir seçenek değildir. AB liderleri, Avrupa’ya akın eden mülteci ve sığınmacılara, organize ve merhametli bir şekilde yanıt vermek zorundadır.”
AB üye devletlerin İçişleri Bakanları, geçen haftaki çözümsüzlüğün ardından, 22 Eylül Salı günü bir kez daha toplanarak, 120 bin sığınmacının AB’ye yerleştirilmesi konusunda anlaşmaya varmaya çalışacak. 23 Eylül Çarşamba günü ise, AB üye devletlerin başkanlarının katılımıyla, olağanüstü bir zirve düzenlenerek, bu krize daha geniş ölçekte bir yanıt verilmeye çalışılacak. Bakanlıklar düzeyinde bir anlaşmaya varılamaması halinde, yerleştirme konusunda da ilerlenmeye çabalanacak.
Sınırlardan önce insanlar
AB’nin dış sınırları boyunca, kaos, hazırlıksızlık ve karışıklık, hükümetlerin sınırları mühürlemelerinin ve mülteci ile sığınmacıları kirli ve uygun olmayan şartlarda bırakmalarının ardından oldukça fazla düzeye ulaştı.
Uluslararası Af Örgütü, Sırbistan ve Macaristan sınırında, kadınların ve çocukların, gıda, su veya tuvalete erişimlerinin oldukça kısıtlı olduğu bir alanda uyuduklarını belgeledi.
John Dalhuisen, anlaşmaya varılmış toplu bir yanıt olmaksızın, binlerce mülteci ve sığınmacının, temel ihtiyaçları karşılanmaksızın sürekli bir yerden diğer yere sürükleneceğine şahit olacağımızı belirtiyor.
Basın Açıklamaları
- Ukrayna: Sumi kentinde Rusya ordusunun artan gelişigüzel saldırılarında siviller öldürüldü
- AB/İsrail: AB-İsrail Ortaklık Anlaşması’nın gözden geçirilmesi sonucundaki ürkek ifadeler İsrail’in soykırımına yeşil ışık yakmaktır
- Türkiye: Onur Yürüyüşleri’ne hukuka aykırı kısıtlamalar getirilmemeli
- Türkiye: Mart ayında polisin protestoculara karşı hukuka aykırı güç kullanımı işkence kapsamına girebilir
- İsrail ile İran arasındaki çatışmalar eşi benzeri görülmemiş ölçüde şiddetlenirken sivillerin korunması acil bir gereklilik
- ABD’nin ani dış yardım kesintileri küresel çapta insan haklarını tehdit eden yıkıcı sonuçlara yol açabilir
- Türkiye: Cumartesi Anneleri’nin hakikat ve adalet mücadelesi 30. yılında
- AB/İsrail: AB’nin İsrail’le ilişkilerini gözden geçirmesi olumlu ama feci geç bir adım