Rusya Mahkemesi Önde Gelen İnsan Hakları Sivil Toplum Kuruluşunu Kapanmaya Zorluyor

Uluslararası Af Örgütü, St. Petersburg Şehir Mahkemesi’nin bugünkü kararı ile önde gelen bir Rusya sivil toplum kuruluşunun (STK), aleyhteki bir önceki mahkeme emri olan “yabancı ajan” şekline kayıt olması kararı üzerine yaptığı temyiz başvurusunu reddetmesinin, Rusya’daki tüm sivil topluma yönelik yasal bir saldırı olduğunu dile getirdi.

Rusya’da ırkçılık ve yabancı düşmanlığı mağdurları adına çalışan önde gelen insan hakları sivil toplum kuruluşu olan Ayrımcılıkla Mücadele Merkezi, “yabancı ajan” olarak kayıt olmak ya da direktörlerinin kayıt olmadığı için ileride cezai kovuşturmaya maruz kalma riski ile karşılaşmak yerine çalışmalarına son vermeye karar verdi.

Uluslararası Af Örgütü Moskova Ofisi Direktörü Sergei Nikitin, “Mahkemenin iki seçeneği vardı, tercihini insan haklarından ve adaletten yana kullanmadı. Bu cesaret kırıcı karar, Rusya hükümetinde gittikçe hakim olan, bütün sivil toplum faaliyetleri karşısında otoritesini gösterme eğilimi ile aynı eksende. Bu durum diğer STK’ların aleyhine de kullanılabilecek tehlikeli bir örnek teşkil ediyor. Rusya yetkilileri kasıtlı olarak Rusya toplumunu, hükümetin hareketlerini kontrol eden ve dengeleyen alternatif bir sesten mahrum bırakıyor. Kendilerini eleştirmeye cüret eden herkese saldırıyorlar. Rusya yetkililerinin ne pahasına olursa olsun sivil toplumu ezmekte kararlı olduğu gittikçe daha açık bir hal aldı” diye konuştu.

Savcılık ofisinin Ayrımcılıkla Mücadele Merkezi’ne, merkezin BM İşkenceye Karşı Komite’ye Kasım 2012’de sunulan Roma, göçmenler ve aktivistler: polis şiddeti mağdurları adlı raporunun kanıt olarak gösterilmesi ve Ayrımcılıkla Mücadele Merkezi’nin “siyasi faaliyetler” ile ilişkili olduğu ve dolayısıyla Rusya’nın yeni kabul edilen yasası gereği “yabancı ajan” şeklinde kayıt olmayarak yasayı ihlal ettiğini söylemesiyle bu şekilde eziyet etmeye başlamasının üzerinden bir yıldan fazla süre geçti.

STK, Savcılığın Mayıs ve Haziran 2013’te açtığı iki davaya başarılı bir şekilde direndi. Fakat 12 Aralık 2013’te St. Petersburg'da bir mahkeme savcılığın Ayrımcılıkla Mücadele Merkezi’nin bütün faaliyetlerini “siyasi” olarak tanımlanması isteğini kabul etti ve “yabancı ajan” olarak kayıt edilmesini mecburi kıldı.

Bugünkü karardan sonra, Ayrımcılıkla Mücadele Merkezi’nin başkanı Stefania Kulaeva Uluslararası Af Örgütü’ne hayal kırıklığını şöyle dile getirdi: “Mahkemede duruşmalar tarafsız değildi. Bizim argümanlarımız dikkate alınmadı. Savcılığın tarafı serbest bırakılırken avukatlarımızın konuşması defalarca kesildi.”

Rusya yetkililerine, yabancı kaynak alan ve belirsizce tanımlanan “siyasi faaliyetler” ile ilgilenen fakat “yabancı ajan işlevi gören kuruluş” şeklinde kayıtlı olmayan kuruluşlara ağır para cezaları ve idari cezalar verme yetkisi veren “yabancı ajanlar yasası” çıkarılalı bir yıldan fazla oldu.

Ayrımcılıkla Mücadele Merkezi aleyhindeki mahkeme kararı, Rusya Anayasa Mahkemesi'nin “yabancı ajanlar kanununu” ülkenin anayasası ile uyumlu bulmasıyla aynı gün verildi. Birkaç STK ve İnsan Hakları Kamu Denetçisi Vladimir Lukin yasaya, Rusya Anayasası'nın koruduğu varsayılan haklar olan ifade özgürlüğü ve örgütlenme özgürlüğüne aykırı olduğunu için karşı çıkmıştı.