BM Güvenlik Konseyi Suriye'nin Kuşatma Altındaki Sivillerini Yine Hüsrana Uğratmamalı

Avustralya, Lüksemburg ve Ürdün tarafından hazırlanan karar tasarısı göz önünde bulundurulunca Uluslararası Af Örgütü, çevresindeki bölgelerde çeyrek milyon sivil kuşatma altındayken Suriye'nin ihtiyacı olanın Birleşmiş Millerler Güvenlik Konseyi'nin acılarını azaltmak için engelsiz bir şekilde insani yardıma erişim için çaba harcaması olduğunu dile getirdi.

Aynı zamanda Suriyelilerin de yaşadığı, Şam'ın güneyinde bulunan Filistinli mülteci kampı Yermük'te tek başına, Uluslararası Af Örgütü, silahlı muhalif gruplarla çatışmaların ardından geçen Temmuz'da Suriye silahlı kuvvetleri tarafından uygulanan kuşatma sırasında ölen 100'den fazla erkek, kadın ve çocuğun adına ulaştı. Açlık, yeterli tıbbi bakımın eksikliği ve pusu nişancısı ateşi temel ölüm sebepleri.

Uluslararası Af Örgütü'nün New York'taki BM Ofisi Direktörü José Luis Díaz, “Hayati besinler ve ilaç tedariği ya az ya da hiç yokken Suriye çevresindeki birçok bölgede sivillerin kısılıp kalmış ve kuşatma altında olması korkunç. Güvenlik Konseyi Suriye'nin son üç yıldır yaşadığı çalkantı boyunca insan hakları sorunları ve insani felaketi çözme şansını defalarca boşa harcadı. İnsani yardıma erişim ile ilgili herhangi bir bağlayıcılığı olmayan 'Cumhurbaşkanlığı Açıklaması' geçen yıl 2 Ekim'de kabul edildiğinde ileriye dönük küçük bir adım gibi görüldü fakat geçerliliği olmayan bir belge olarak kaldı. Aralarında Rusya ve Çin'in de olduğu Konsey erişim konusunda güçlü bir çözüm getirmeli ve Suriye'nin kuşatma altındaki sivillerini hüsrana uğratmamalı” diye konuştu.

Çin ile birlikte son iki buçuk yılda Güvenlik Konseyi'nin Suriye konusundaki çözümlerinin üçünü veto eden Rusya daha şimdiden karar tasarısına olan muhalefetini dile getirdi.

Tasarı konusundaki müzakereler devam ederken BM Acil Durumlar Koordinatörü Valerie Amos bugün BM Güvenlik Konseyi'ne Cumhurbaşkanlığı Açıklamasını uygulama konusundaki gelişmelerle ilgili bilgilendirmede bulunacak.

Kuşatma altındaki bazı bölgelere yardım gönderilmesine izin konusunda sınırlı gelişme kaydedildi ve Yermük'teki kuşatmanın kaldırılması için müzakereler yapılırken yüzlerce kişi Şam ve diğer yerlerde hastanelerden çıkarıldı. Hala ciddi engeller mevcut. Sivillerin Eski Humus'tan çıkarılması için yapılan kısa süreli ateşkes bile, BM konvoyunun bu hafta başında saldırıya uğramasıyla çöktü. Ardından ateşkesin süresi uzatıldı.

Yermük'te kalanlar Uluslararası Af Örgütü'ne bir yıldır elektriklerinin olmadığını ve yemek için ot ararken bunu pusu nişancılarının gölgesinde yapmak zorunda kaldıklarını anlattı. Bazıları ise kedi eti yemek zorunda kaldıklarını söyledi. Yerel aktivistler, son iki hafta içinde küçük bir yardımın dağıtılmasına yardım etmek için kampın kuzeyindeki kontrol noktasına giden ve aralarında yardım çalışanlarının da olduğu, tutuklanan onlarca bireyin adını yayımladı. Kampta çalışan sağlık görevlileri Uluslararası Af Örgütü'ne Yermük hastanelerinin sadece birinin kısmi olarak faaliyet göstermeye devam ettiğini ama orada da hiç doktor olmadığını aktardı.

Suriye hükümet güçlerinin Moadamiya, Doğu Ghouta ve diğer bölgelere uyguladığı abluka sivilleri kıstırılmış ve aşırı bir şekilde yiyecek ile tıbbi malzeme eksikliği içinde bıraktı. Halep'teki Şii ağırlıklı iki kasaba olan Zahraa ve Nubl da son aylarda silahlı muhalif gruplar tarafından kuşatıldı.

José Luis Díaz, "Suriye'de bugün tüm sivillerin çektiği acılarla karşılaştırıldığında sayılı bölgede arttırılan insani yardıma erişim çölde bir kum tanesi gibi. Siviller çapraz ateş arasında kaldı ve çok uzun süredir insani yardımdan mahrumlar. Suriye hükümeti ve silahlı gruplar arasındaki Cenevre Görüşmeleri ivme kaybederken, BM Güvenlik Konseyi'nin yeterli insani yardıma erişimin ihtiyacı olan bütün sivillere ulaştırılacağını güvence altına almak için kaybedecek hiç vakti yok" dedi.

Suriye hükümeti BM'nin yetkisi altında olan Suriye Araştırma Komisyonu'nun çatışmanın tüm tarafları tarafından gerçekleştirilen ve aralarında insanlığa karşı suçlar ile savaş suçlarına varan suçların da bulunduğu tüm insan hakkı ihlalleri ve hak ihlallerini soruşturmak için bölgeye erişimine izin vermeli.

Uluslararası Af Örgütü hükümet gözetiminde tutulan barışçıl aktivistlerin ve silahlı gruplar tarafından tutulan sivil esirlerin serbest bırakılması için çağrı yapmaya devam ediyor.