Uluslararası Af Örgütü Yüzyüze çalışanlarının iş bırakma eylemine ilişkin açıklama
Uluslararası Af Örgütü olarak Yüzyüze çalışanları tarafından Yüzyüze projesinde hizmet alımı yöntemi kullanmamız eleştiriliyor. Kurumumuzda çok emeği olan Yüzyüze çalışanlarının bu konuda kendilerini ifade etmeleri ve tepkilerini duyurmaları en tabi hakları. Başlattıkları eyleme de saygı gösterdiğimizi belirtmek istiyoruz. Bir insan hakları kuruluşu olarak, bu alanda herkesten daha çok sorumluluğa sahip olduğumuzun bilincindeyiz ve kamuoyunu bilgilendirmeyi gerekli gördük.
Yüzyüze projesi 2011 yılında, bültenimize abonelikler gerçekleştirerek tanıtım yapmak ve destekçi sayısını artırmak amacıyla başlatıldı. Kamuya açık alanlarda, hafta sonları gibi esnek saatler ile yürütülen bir proje olduğundan, Yüzyüze ekipleri yarı zamanlı çalışanlardan oluşuyor. Haberlerde de belirtildiği üzere, çalışanların çoğunluğu öğrenci. Projenin bu özellikleri nedeniyle sıkça kısa süreli çalıştıktan sonra ekipten ayrılan ve ekibe yeni katılan çalışanlar oluyor. Böyle bir süreç karşısında proje; başlangıcından itibaren bir insan kaynakları şirketinden hizmet alarak yürütülecek şekilde kurgulandı ve bu şekilde sürdürüldü.
Uluslararası Af Örgütü çalışanlarının haklarının korunması için her zaman özen gösteren bir kurum. Çalışanlarımızın sendikalı olmalarını kesinlikle destekliyoruz. 2009 yılında Sosyal İş sendikası ile ilk toplu iş sözleşmemizi imzaladık. 2014'te de ILO’nun 87 ve 98 sayılı Sözleşmeleri'ne dayanarak toplu iş sözleşmesi imzalayan ilk kurum olduk.
Yüzyüze projesi ise yarı zamanlı çalışmak isteyen insanların yer aldığı bir çalışma olarak planlandı. Ekiplerin büyüklüğü ve çalışma saatleri de buna göre tasarlandı. Öte yandan, Uluslararası Af Örgütü’nün başta Avrupa’da olmak üzere çeşitli şubelerinde de Yüzyüze çalışmalarında ajanslardan hizmet alınıyor. İtirazda bulundukları çalışma sistemi, gerek Uluslararası Af Örgütü gerek diğer STK’lar tarafından bu alanda yıllarca uygulanmış olan bir yöntem. Alternatif bir çalışma sistemi oluşturmak, projenin özelliği nedeniyle ciddi zorluklar içeriyor. Şu anki koşullarda Yüzyüze çalışanları saatlik asgari ücretin üzerinde bir miktar olan saatte 7 TL ile çalışmaya başlıyor ve 3 ayını dolduran çalışanlara saatlik ücretlerinde kademeli artış sunuyoruz. Bunun yanı sıra, son derece makul hedefler içeren bir prim sistemi de uyguluyoruz. Yüzyüze çalışanlarının tamamının sigortası elbette ödeniyor ve ek olarak yemek ücreti de alıyorlar. Çalışma günlerinde, günde 7 saat olan mesailerine 2 saat ücretli mola da dahil.
Uluslararası Af Örgütü gelirinin büyük kısmının bireylerin desteklerinden oluştuğu bir kuruluş. Bu doğrultuda bizim de hedefimiz, Türkiye’deki destekçilerimizin sayısını artırarak hem daha aktif ve etkili çalışmalara imza atmak hem de bu sayede Yüzyüze çalışanlarına, kendilerini daha çok memnun edecek ücret ve koşullar sunabilmek. Bu konuda Yüzyüze çalışanlarıyla hemfikiriz ve çalışmaya başladığımız günden bu yana elimizden geleni yaptığımızı ve yapmaya devam edeceğimizi duyururuz.
Basın Açıklamaları
- Afganistan: Son verilere göre 2025 yılında milyonlarca Afgan hukuka aykırı olarak sınır dışı edildi, Taliban yönetimine zorla geri göndermeler durmalı
- Ortak Açıklama: Sivil Toplum Susturulamaz, Genç LGBTİ+ Derneği Kapatılamaz!
- Sürdürülebilir barış için İsrail’de ve İşgal Altındaki Filistin Toprağı’ndaki suçlara maruz bırakılan herkes için uluslararası adalet sağlanmalı
- Küresel: Uluslararası Af Örgütü’nün her yıl düzenlediği Haklar İçin Yaz kampanyası insanlığın kazanabileceğini gösteriyor
- Küresel: Araştırmacıların, hak savunucularının ve aktivistlerin, yapay zekâ kaynaklı zararlardan ötürü güçlü aktörlerden hesap sormasına imkân verecek Algoritmik Sorumluluk kılavuzumuz yayımlandı
- Türkiye: 87 protestocu, gazeteci ve avukatın beraat etmesinin ardından ceza adalet sisteminin muhalefeti bastırmak için kötüye kullanılmasına son verilmeli
- İsrail/İşgal Altındaki Filistin Toprağı: İsrail’in Gazze’de Filistinlilere yönelik soykırımı ateşkese rağmen tüm şiddetiyle devam ediyor
- Birleşik Krallık: Palestine Action davasındaki yargı incelemesi, “orantısız” yasaklama kararının iptali için bir fırsattır

